YILAN

Bazı tarlalarda, kıraçlarda, meralarda ve bahçelik alanlarda yaşar. Boyları75cm- 2 metre arasında değişir. Renkleri bulunduğu yere göre değişir. Hakim renk, bahçelik ve çalılık bölgelerde yaşayanlarında koyu yeşil, tarla ve kıraçlarda yaşayanlarında ise toprak rengidir.(boz) Böcek, fare, kuş veya kurbağa ile beslenen bu yılanlar, tarım için zararlı fare nüfüsünu dengede tutarlar. Bu şekilde dolaylı olarak köyümüz tarımına katkı sağlarlar. Zaman zaman kovalanma hadiseleri olduğu için köylülerimiz yılandan korkarlar. O yüzden yılanların en aktif olduğu öğle sıcağında bahçelerde gezmekten çekinirler. Ama bazı yılanların serinlikte de görüldüğü olmuştur. Köyümüzde şimdiye kadar yılan tarafından ısırılma olayına rastlanmadığı ve dolayısıyla herhangi bir tıbbi müdahale sözkonusu olmadığı için zehirli olup olmadıkları bilinmemektedir. Bence tarıma yaptıkları dolaylı katkı yüzünden, bazı köylülerimiz tarafından öldürülmemelidirler. Rastlandığında sadece korkutulup kaçırılması en doğru şeydir.

YEŞİLİSTAN

Çukur Erik, Yamaç, Göllüağaç gibi yerlerde çok görülür. Yaklaşık 35 cm uzunluğundadır. Sinek, kelebek, kertenkele ve kurbağa larvası ile beslenir. Kertenkeleye benzer. Renkleri tıpkı yılanlarda olduğu gibi bahçe ya da kıraç bölgelerde yaşamalarına göre değişir. Çoğunlukla yeşil renkli olanlarına daha çok rastlandığı için köylülerimiz arasında “yeşilistan” olarak adlandırılır. Taşların arasında, ağaç kovuklarında ve çalılıkların arasında yaşar. Zararsız bir hayvan olmasına rağmen köylülerimiz genellikle yeşilistandan korkarlar ve gördüklerinde öldürmek isterler. Oysa korkak bir hayvandır. İnsanı gördüğünde kaçar. Görüldüğünde öldürmek yerine, kovalanıp uzaklaştırılması yeterlidir.

KERTENKELE

Özellikle bol güneş alan kıraç yerlerde çok raslanan kertenkeleler, 10-12 cm uzunluğundadır ve toprak rengindedirler. Zararsız hayvanlardır. Köylülerimiz bu hayvandan korkmazlar. İnsanı gördüğünde kaçar zaten. Uzun süre kovalanırsa kuyruğunu kopartarak düşmanını şaşırtma taktiğini uygulayıp kurtulmaya çalışır. Yılan, yeşilistan gibi hayvanlar için besin kaynağıdır.

FARE

Köy içinde evlerde, bahçelerde ve tarlalarda çok yaygındır. Beslenme durumlarına göre boyutları değişmektedir. Köylülerimizin herkillerindeki(kiler) tahıl veya mutfaklardaki başka yiyeceklerle beslenenlerin bir kedi yavrusu büyüklüğüne ulaştıkları görülmüştür. Köyümüzdeki eski tip evlerin tavanlarında ve taban tahtalarının altındaki boşluklar, bu farelerin barınmalarını ve kedilerden korunmalarını kolaylaştırır. Köylülerimiz zehir, fak(tuzak), yapışkan ve kedi kullanarak farelerle mücadele etmeye çalışırlar. Tarlalarda yaşayanları ise toprağı delik değik ederler. Köylülerimizin ektikleri buğday taneleriyle beslenirler. Bunlardan korunmak için de en çok buğday danesi şeklindeki fare zehiri kullanılmaktadır. Ama farelerle en iyi mücadeleyi kediler, yılanlar, tilkiler ve yırtıcı kuşlar yaparlar.

KÖSTEBEK

Toprağın yumuşak olduğu tarlalar ile kıraçların taşsız bölgelerinde yer altında yaşarlar. Kazdıkları tünellerle farkında olmadan arazinin havalandırılması görevini görmelerine rağmen köylülerimizin ektiği bostanların yanında yaşayanları soğan, sarmısak, patates gibi bitki evleklerinin başbelasıdırlar. Köylülerimiz zehir, demir tuzak veya kırma(av tüfeği) kullanarak bu hayvanla mücadele ederler. Bu hayvanla mücadele için yeraltına inşa ettiği tüneller birkaç yerden açılmalı, biraz beklenmeli, hayvanın hangi deliği kapattığı tespit edilerek tuzak oraya kurulmalıdır.

KİRPİ

Gölgelik ve nemli yerlerin bol bulunduğu bahçelerde yaşayan bu hayvan çok utangaç ve zararsızdır. İnsan ya da köpek gördüğü zaman dikenli derisini kıvırarak yusyuvarlak olur. Kendini içerde gizler. Köpek kedi gibi hayvanlardan bu şekilde korunur. İlkbahar aylarında 3-4 adet yavrusuyla karanlık çöktüğü zaman bahçelerde dolaşır. Dut, kiraz veya vişne ağaçlarının dibine düşen meyvelerle beslenir. Köylülerimiz arasında bu hayvanla ilgili “Kirpi bile yavrusunu pamuğum diye severmiş” şeklinde bir söz dolaşır. Zararsız bir hayvan olduğu için bahçelerde yaşamalarına izin verilmeli, öldürülmemelidir. Zaten gündüzleri ortalıkta pek görünmezler.

YABAN GÜVERCİNİ

Köyümüzde bulunan bazı evlerin tavan aralarında, iki katlı bazı eski evlerin çıkmalarının altlarına tahta çakılmak suretiyle yapılan barınaklarda, caminin tepesinde yuva yapılmaya uygun yerlerde veya yırtıcı kuşları ulaşamadığı bazı ağaç kovuklarındaki yuvalarında yaşarlar. Tahıllarla, kurtçuklarla ve solucanlarla beslenirler. Kuru ve sert ot dallarını kullanarak yuva yapar. Son yıllarda özellikle kış aylarında bazı bilinçsiz köyümüz gençleri tarafından bir damla eti için avlanmalarından dolayı, sayıları azalmıştır ve köye gelmez olmuşlardır. Fazla zararı olmayan bu kuşların avlanmaları konusuda aşırıya kaçmamak gerekmektedir. Evlerin çıkmalarına daha fazla tahta yuva yeri yapılarak yaban güvercinlerinin köyümüz daha fazla gelerek şenlendirmesi sağlanmalıdır.

SERÇE

Boz renkli küçük boyutlu bir kuş olan serçe de güvercin gibi zararsızdır. Köyümüz kırlarında ve bahçelerinde bol miktarda görülür. Köy yakınındaki bahçelerde ve evlerin çatılarındaki kedilerin ulaşamıyacağı yerlerde daha çok yuva yapmalarının nedeni, düşmanları olan yırtıcı kuşların köy içine gelememeleridir. Köylülerimiz tavuklarını yemledikleri zaman, genellikle serçeler de ortak olurlar. Erkek olanların başları siyah renklidir. Yaz aylarında bazen servi ve iğde ağaçlarında çok görülürler ve çok ses yaparlar. Kışın ise daha çok hayvan gübreliklerinde beslenirler.

BILDIRCIN

Bazı hastalıklara şifa olduğu ortaya çıkan, 2-3 cm ebatlarındaki, karışık renkli yumurtalarıyla daha çok bilinen bıldırcın, köyümüz tarlalarında veya sınırlarında yaşar. Toprak renginde olduğu için kolay kolay farkedilemeyen bu kuş, yumurtalarını bıraktığı yerlerde yuva yapmaz. Toprağın üzerine yumurtlar ve kuluçkaya yatar. Kuluçka için özellikle fiğ tarlalarını tercih eder. Dolayısıyla köylülerimiz bu hayvana daha çok tırpanla fiğ biçerken rastlarlar. Tırpan çok yakınlarına gelinceye kadar yumurtalarını bırakmak istemeyip ayrılmadığı için, fiğ biçerken dikkatli olunmalıdır. Mümkünse yuvasının olduğu yer biçilmeyip bırakılmalıdır. İnsanlar yuvasının olduğu yerden uzaklaşınca geri gelip kuluçkaya devam eder.

TİLKİ

Uzun kuyruklu, korkak bir hayvandır. Özellikle gece yolculuklarında traktörlerin önünden geçtiği çok olur. Bazıları gece traktörün önünden tilki geçmesini bir hayır alameti olarak yorumlar. Arpalıklardaki ekinlerin henüz hasat edilmediği yaz mevsiminin ilk dönemlerinde sinsice bahçelere girerek, köylülerimize ait tavukları kapıp götürdükleri çok olmuştur. Daha çok fare ve köstebek gibi hayvanlarla beslenen bu hayvan, karın çok yağdığı kış aylarında bazı köylülerimiz tarafından avlanmaktadır.